Hayat denilen, sonu olmayan yolun kenarında ki
karanlık ormanların arkasına düştü,
Uykusuzluktan altında bulutlar oluşan gözlerim.
Kalem aldım elime birşeyler karalarım diye,
Diken gibi battı.
Yazmak rahatlatır insanı.
Bazen mektup bazen şiir bazen kader.
İnsan kaderini kendi yazar demişti tütünden bıyıkları sararan
Meyhane müdavimi bi abimiz.
Ah be kadın..
Kışlık montun cebinde unutulmuş şiir gibisin şimdi.
Unutulmuş fakat bulunca heyecanladıran.
Yorgunum şimdi kadın.
Sev’diğim can gitmesin diye yazıyorum.
Neden? Ben de bilmiyorum.
Kalem tutmaya dermanım yok.
Oysa ne çok isterdim bu şiiri daktiloda yazmayı.
Konumuza dönelim.
Sahi neydi bizim konumuz bu hayatta?
Yaşayıp ,ölmek mi ?
Öldükten sonra başka bedende geri gelmek mi?
Kime neydik bu hayatta?