Aslında her insan bilinçli ya da bilinçsiz mutluluğu için yaşar. Herkes eğitim seviyesinin yüksek olmasını ister çok daha iyi bir iş bulabilmek için çok daha iyi şartlarda yaşamak sevdiklerini yaşatmak yani mutlu olmak için ya da kısa yoldan zengin olmak için türlü işlere kalkışılabilir. Legal yada illegal hepsi mutlu olmak içindir, kimse mutlu olmayacağı bir eylemde bulunmak istemez çünkü mutsuz olmaktan korkar. Bu iyilik yaptığımızda bile aynıdır mesela zengin birisi fakir birine maddi yardım sağlıyor ise bu merhamet duygusunun belki de vicdan temizliğinin verdiği mutluluk içindir. Her insanın mutluluk kaynakları farklıdır ama amaç aynıdır. mutluluk nihai amaçtır. Peki biz en çok hangi kaynaklarını kullanıyoruz kendi mutluluğumuz için? Sırf daha güçlü olduğunu, korkmadığını kendince kanıtlamak için bir köpeğe tekme atan insan da mutlu olur. O köpeğe su, ekmek, sevgi veren insan da. Bu aradaki fark her insan için mutluluk tanımının farklı olmasından kaynaklı aynı zamanda. Bir çocuğa vereceğin oyuncak, bir kadına vereceğin çiçek, bir maşuka söylediğin seni seviyorum. Aslında herkes ihtiyacı olan şeyi aldığında mutlu. Bir mahkum artık bir mahkum olmamayı ister özgür olduğunu hissedince mutlu olur, bir öğrenci başarılı olmayı ister derslerinden yüksek not alırsa mutlu olur. Peki ya sahip olduğumuz halde daha çok istediklerimiz? Bu sefer gözümüz sahip olmadıklarımıza kayar, onları isteriz bencilce ve işin komik tarafı hep bu son deriz kendimize. Bu son, bu defa mutluluğu yakaladım! Ama yine olmaz işte. Çünkü biz yaşamaya devam ettikçe hep daha fazlasını isteriz. Bir çocuğa oyuncak verdiğinizde sizden kıyafet ister, bir kadına çiçek aldığınızda sizde çanta ister, bir maşuka seni seviyorum dediğinde sizden öpücük ister. İşin kötüsü bunun sonu yoktur, bu bir kısır döngü halinde devam eder dünya döndükçe. Fakat tek bir şeye ihtiyacımız var mutlu olabilmek için. Kıymet bilmek... Bu kadar basit aslında her şey. Annemizin kıymetini bilmek, sevgilimizin, ayakkabımızın bedenimizin... Okulda, işte, sokakta, hastanede, kahvede. Nerede olursak olalım kıymet bilmek. Bir denesek ne kaybederiz? En fazla mutlu oluruz bence. Ya da en azından giden sevgilimizin ardından "ben kıymetini bildim" diyebiliriz. Bence bunun için bile denemeye değer kıymet bilmeye çalışmak.